Kazada ölen Arda Teryaki'nin yakınları karar duruşması öncesinde şikayetinden vazgeçerken, ölen ve yaralanan gençlerin yakınlarının duruşmaya katılmamaları üzerine mahkeme başkanı, "Arda'ya adalet isteyenler nerede?" diye sordu.
11 Ocak tarihinde yaşanan kazada İ.S.K. idaresindeki 50 AK 703 plakalı otomobil, Raşitbey Mahallesi Akın Sokak'ta yol kenarında yürüyen Tuğrul Arda Teryaki ile Ekrem Korkutmaz'a çarpmış, Korkutmaz yaralanırken, Teryaki kaldırıldığı hastanede yaşam mücadelesini kaybetmişti. 6 Mart tarihinde yapılan davanın ilk duruşması sonrası Nevşehir Adliyesi önünde 'Arda için adalet istiyoruz' yazılı pankart açan ve açıklama yapan Arda Teryakin’nin annesi, "Ben bayramı evlatsız geçireceğim, onlar da evlatsız geçirecek. Ben adaletime güveniyorum. Adaletim doğru kararı verecek. Başka çocuklar da benim çocuğum gibi ölmeyecek. Oğullarını kurtarmaya paraları yetmeyecek" demişti.
Bu açıklamalardan sonra Arda Teryaki’nin ailesi, mahkemeye sundukları dilekçe ile anlaşma sağladıklarını ve şikayetçi olmadıklarını bildirdi.
Nevşehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına kazada hayatını kaybeden Arda’nın ailesinden kimse katılmazken, ailenin avukatı sanıktan şikayetçi olmadıklarını belirtti. Mahkeme başkanının bir önceki duruşmada "Adalete güveniyorum. 17 yıllık emeğim heba oldu" diyen Arda’nın annesi ve babasının duruşmaya neden katılmadıklarını sorması üzerine taraf avukatı sessiz kaldı. Mahkeme başkanı duruşmaya katılanlara "Arda için adalet istiyoruz diyenler nerede?" sorusunu yöneltirken, ailenin şikayetten vazgeçmiş olmasının verilecek karara etkisi olmayacağını, adaleti dışarıda arayanların kendi aralarında girdikleri iddia edilen maddi pazarlıkların utanç vesilesi olduğunu söyledi.
Mahkeme başkanı, "Sizler dışarıda neyin pazarlığını yaparsanız yapın yargının kararı değişmeyecek. Dün Arda için adalet isteyenler, bugün duruşmaya bile gelmedi. Sizler dışarıda kendi kendinize mahkeme kurup karar alsanız da, almasanız da bugün burada vereceğimiz kararı etkilemeyecek" dedi.
Mahkeme başkanının sürücünün bilirkişi raporuna göre hızının 103 km olduğunu açıklaması üzerine sanık avukatı, kazanın gerçekleştiği yolda hız sınırı ile ilgili hiçbir uyarı işaretinin olmadığını, ailelerin kendi aralarında anlaştığını ifade etti. Sanık İ.S.K.'ya 'bilinçli taksirle yaralama ve ölüme sebebiyet verme' suçundan 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası veren mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halini göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verdi.
