Türkiye genelinde bu yıl yaşanan zirai don ve dolu yağışları, meyve üretiminde büyük kayıplara yol açarak sadece üreticileri değil, mevsimlik tarım işçilerini de derinden etkiledi. Özellikle Güneydoğu Anadolu'dan gelen binlerce mevsimlik işçi, yaz aylarında kiraz, vişne, elma, şeftali ve fındık gibi ürünlerin hasadında çalışarak geçimini sağlıyordu. Ancak bu yıl yaşanan doğal afetler nedeniyle büyük bir belirsizlikle karşı karşıya kalındı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2025 yılında bitkisel üretimde genel bir azalma bekleniyor. Meyve, içecek ve baharat bitkileri üretiminin bir önceki yıla göre %24,4 azalarak yaklaşık 21,4 milyon tona düşeceği tahmin ediliyor. Özellikle elma (%38,7), şeftali (%32,1), kiraz (%55,7), kayısı (%65), vişne (%44), fındık (%27,5), ceviz (%27,7) ve Antep fıstığında (%54,6) ciddi düşüşler bekleniyor.

Niğde ve Çevresinde Durum Kritik
Niğde ve çevresindeki meyve bahçeleri de bu olumsuzluklardan ciddi şekilde etkilendi. Afyonkarahisar, Konya ve Niğde hattında her yıl on binlerce ton kiraz ve vişne üretilen bölgelerde bu yıl rekoltenin büyük oranda düşmesi bekleniyor. Özellikle her yıl yaklaşık 65 bin ton kiraz üretiminin yapıldığı havzada, bu yıl yalnızca 5 bin ton civarında bir üretim öngörülüyor.
Bu gelişme, sadece çiftçileri değil, aynı zamanda bu bölgelerde hasat dönemi çalışan binlerce mevsimlik tarım işçisini de ekonomik açıdan zor durumda bıraktı. Yaz aylarında kiraz ve vişne hasadının ardından Karadeniz'e fındık toplamaya giden tarım işçileri, bu yıl planlarını yapamaz hale geldi. Birçok işçi, kış döneminde yaptıkları borçları yaz kazançlarıyla ödemeyi planlarken, yaşanan afetlerle birlikte bu gelir kaynakları da yok oldu.
Tarımda Güvence İhtiyacı Aciliyet Kazanıyor
Meyve rekoltesinde yaşanan dramatik düşüş, Türkiye tarımının doğa koşullarına karşı ne denli kırılgan olduğunu ve mevsimlik işçilerin ne kadar güvencesiz koşullarda çalıştığını bir kez daha gözler önüne serdi. Uzmanlar, hem üreticiler hem de tarım işçileri için kapsamlı destek sistemlerinin ve afetlere karşı etkin sigorta mekanizmalarının geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Aksi takdirde, her yıl tekrar eden bu tür doğal afetler, tarım sektöründe zincirleme mağduriyetlere yol açmaya devam edecek.